Tek Derdimiz Buydu...

16 Mayıs 2010 Pazar

Yönlendirme, psikolojik savaş litaretüründe en çok kullanılan yöntemlerden biridir. Bu yöntemle, kişiler, kurumlar, topluluklar, harp uzmanlarının istediği istikamete doğru yönlendirilir, dikkatler o yöne çekilir.

Bu uygulamanın sebebi dikkatlerin başka yöne, daho doğrusu istenilen yöne çekilip, asıl meselenin gizlenmesi, tepkinin durdurulması, kaybolmasının sağlanmasıdır. Bu yüzden iktidarlar, muhalefetler, topluma etki edebilecek mevki ve rütbedeki insanlar çok zamanlar bu yönlendirmeyi yaparlar.

Türkiye cumhuriyetinin vatandaşları için şu anda kaos toplumu benzetmesinden söz edebiliriz. İşte bu kaosun psikolojik altyapısını bu yönlendirme hazırlamıştır, ve kaosu yönlendirme devam ettirmektedir.

Türkiye'de yönlendirme oldukça fazla uygulandığı için gündemde sık sık değişiyor. Gündem; bir ülkede insanların söz konusu zaman diliminde neleri düşündüğü, nelerle uğraştığını gösterir. Yönlendirme bol olunca gündemde çok sık değişiyor sürekli. Her gün farklı bir manşet gazetelerde, her gün ayrı bir şok şok şok ibaresi... şu dakikalarda da aynı şeyi yaşamaktayız. Şu anda hem galatasarayın hem fenerbahçenin, hem de beşiktaşın maçı var. herkesin bildiği gibi maçta şampiyonu belirleyecek. Bu yüzden basının deyimiyle nefesler tutuldu...

şüphesiz spor güzel birşeydir. Hele futbol bana göre en güzel spordur. Fakat güzel olmasından dolayıda yanlış kişilerin elinde en tehlikeli silah görünümündedir. İşte yaşadığımız şu an... Ne bölücülerin tehditleri kaldı, ne işsizlik, ne ekonomik sorunlar, ne genç yaşında toprağa düşen şehitlerimiz, ne debaşka Bir şey... Herşey futbolun gündemi işgal etmesi dolayısı ile bitti. Tüm sorunlarımız çözüldü. Evine ekmek götürmekten aciz insan fenerin attığı golle karnını doyurdu...

tam böylesi bir saatte kesinlikle kaale alınmayacak bir yazı bu. Doğruya doğru... Fakat gerçekleri artık kaale almalıyız. Tamam heyecanlı bir vakit, izleyelim maçları. Şampiyon olan sevinsin. Ama sabaha kadar içecek bağıracak, çağıracak bir rahatlığa sahip değiliz. Güzelim kızlarımızın, maçtan çıkmış içkili üç beş serserice taciz edilmesine göz yumamayız. Taşkınlık yapamayız. Derdimiz çok, dermanımız futbol değil...

Denilebilirki dertlerimizi unutturacak bu maçlar. Kafamızı dağıtacağız. Hayır öyle değil, dertlerimizi unutmayacağız, hatırlayacağız ve onlara kafa yoracağız. Maçı izleyerek moral depolamaya stres atmaya eyvallah... Ama abartıp günlerce konuşmak bize dertlerimizi unutturur. Dertler ise unutulmakla değil, uğraşılmakla derman bulur. Şimdi kaç kişi maç bittiğinden sonra normal şekilde bir süre önce şehitlerimize üzüldüğü şekilde üzülmeye devam edecek? Bir düşünün... üzülmeyi bırak kaç gün boyunca kimin aklına gelecek onlar?..

Hülasa bu yazı bizi, bize şikayetten ibarettir. Sadece içteki bazı düşündelerin klavyeye izdüşümü... Yönlendirilmeyelim dostlar... Türk Milleti olarak yönlendirilmeyelim. Provokasyon duyarlılığı taşıdığımız gibi yönlendirme duyarlılığı taşıyalım. Sinir merkezlerimize dokunulmasına, onların tahribatına izin vermeyelim.

0 yorum:

Yorum Gönder